bir orospuyu azize yapar aşk, bir azizeyi orospu. ahmet altan okumayı seviyorum. çoğu arkadasım sevmez ama kadını ve aşkı bu kadar canlı betimleyebilen başka yazar yok , lisede başladım okumaya onu, gazete kağıdına sarılı aldatmak okuyarak geçti metro... bi de puşkin'in güncesi vardı. annemin eşyaları arasında buldum onuda saklı! merak edip onu da gizli gizli okudum. cinselliği kitaplardan öğrendim ben, üniversiteye kadar yaşamadan. ne oluyorsa üniversiteye gelince; özgürlük, rahatlama... hadi bi sevişiyim diyor sanki insan.
bir de ben aşklarımı çok feci yaşarım, gözüm başka imseyi görmez, hayatımın merkezine koyarım aşkı. sanki acı çekmeden, üzülmeden aşık olunmuyor! bana göre alınmıyor mazoşistlik var azcık, aşıksam üzüleceğim ağlayacagım. aşk hem gözyaşı getirecek hemde kahkalar, yoksa inanmıyorum aşık olduğuma. aşık olmadığım bi insanla da yatmadım hiç, sevişmek için aşk gerekir.
acaip kıskancım, kafamda kurup kurup ağlarım, krizlere girerim, nefret ederim, intihar etmeyi düşünürüm, yeterki benim yaşadığım acıyı karsımdaki de yaşasın, ömür pişmanlık çeksin diye.
aşıkken çok pis bi hatun olabiliyorum ama aslında tam ev kadını moduna girerim, yemek yaparım, üşenmem sarma sararım( ki bu işe yarıyor), mumlar falan aptal bir romantik olup çıkarım. üşenmeden internetten afrodizyak yemek tarifleri aramışlığım var yani siz düşünün. aşıkken alışverişe bayılırım, param varsa, normalde hayatta giymeyeceğim şeyler alıp evde onlarla gezerim, dolabım dolu zaten öyle giysilerle geçen attım.
iyi tarafıma denk gelirse benden iyi hatun olmaz aşıkken:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder